Sabahlık Niyetçi Geldiiiii:)

Güzel bir gün, avuçlarımda su damlası! Sabahın uyanışını öyle seviyorum ki kirpiklerimi ıslatan. Yüzünü yıkarken, farkında mısın ne harika bir şaka yapıyorsun kendi kendine. Suratına bile isteye su atıyorsun:) Böyle baksana yüzünü yıkarken:) Neşelensene!

Buzdolabını açarsın, eksiğini bilir, yerine koyarsın.

Anlarını da şöyle gözden geçire geçire yaşaman gerekli işte. Bu günler en çok ne lazım sana ve çevrene? Madde şeyleri kenara koy. Ruhunda hissetmeliklerini soruyorum sana. Ruhunda ne var, ne yok? Baksana bir. İnan, fazla ve az olanları sen farkedince, toparlıyorsun. Denemesi senden:) Zaten zaman akıyor. Senin seçimlerine kalıyor gerisi. Düşünmen ya da bir şeyleri doğruya evirmen çevirmen için seni beklemiyor zaman. Yani kısacası sen bilirsin! Ama senin hissettiklerin bil ki her şeyi etkiliyor. Çünkü herkes kendi çevresine bulaşıyor ve bu da bi dünya insan ediyor…

Karanlıktan, bahçenin tatlı ışığında aydınlanmış kara gülümsedim…

Öyle severim ki aydınlanmış karı görebilmeyi. Hani daha her yer karanlıkken, sokak lambasından yağar kar, bebek bebek… Bir de işte yine sabah karanlığında bakarsın, ışıkların altındadır doğan gün. O kadarcık görünürlükte sana sabahı armağan eder manzara. Bu sabah bir avuç beyazlığı aydınlatan bahçe aydınlanmasına öyle kocaman gülümsedim ki sanırım güneş tatlı bir mutluluk yayacak tüm evrene tüm gün boyu:) Öyle bir içten dokundum ana yani:) Aaayyyy!

Hadi kalk bakalım hayata hadi!

Harflerime bakışın öyle güzel ki! Sana diyorum:) Gülümse:) Deli ol ne var. “Kendi kendine gülene, deli derler.” denir. Hatta sen kendi kendine gülerken, oradan çıkar bir fesat, yapıştırır lafı! Seni güldün diye utandırırlar bile! Sonra ne olur. Sen artık iyice kararırsın, içine kaçarsın hepten. O zaman da “Nen var, ağzını bıçak açmıyor?” derler. Bu da en klasik eski türk filmi repliklerindendir:) “Nen var?” :))) Çevrene göre yaşarsan, emin ol dengelerin şaşar. Her insan olduğu gibisini bekler yanında. Biri üzgünken, diğeri güldü mü işte o göze batar. Yani kısacası sen kendini güzelce bir ele al ve gülümse. Eksiklerini kendi kendine belirle ve kendi dengende ilerle yaşam yolunda. Gülümse, gül, kahkahalar aaaat! Bırak sana deli desinler! Seni güldürmek için zerre çabası olmayanların, asla senin yüzündeki, senin ruhundaki gülümsemeyi çalmalarına izin verme!

Koltuğundayım:)

Burası benim ofisim:) Bir yazma koltuğun var:) Sabah erken saatlerde bu mevsim, genellikle bu berjerde dokunuyorum ruhuna. Çok severim ben berjerleri. Muhabbet baloncuğu gibi bişeydir bu koltuklar. Eskilerde iki koltuk ortasına fiskos sehpası konurdu mutlak:) Ne güzel bir isim “ Fiskos sehpası”:) Karjimi de karjimi koltuklarında otururken, muhabbet edecek ve de muhabbetine katacaksın ikramlar:) Ona göre bir alan olurdu evlerin hepsinde eskiden. Şimdi de var ama hem azlar hem de o keyifte olanları ne kadar bilemiyorum? Moda da bu köşeleri bozmaya çok meraklı hep. Yeni dekorasyonlarda daha çok tv karşısı konumlanıyor hayat. Tabi böyle olmamalı:) Neyse!!!

“Karjimi de Karjimi“ Boşnakça “konuş da konuş” anlamına geliyor:) Kakosi!!:) -Bu da “Nasılsın?” demek:)- Ah bir kaç kelime dışı maalesef bilmiyorum Boşnakça… Bir gün öğreneceğim ama:)

Karjimi de karjimi koltuğundan, göğe bakıyorum şu an. Sehpamda kocaman bardak suyum. Ocağa koydum çaydanlığı. Azdan kahvaltı masamda dumanlar tütecek fincanlarımızdan:) Oğlum halen uyuyor. 08:30 da dersi var:) Yeni bir gün ve ben içindeki mucizelerime gülümsüyorum:) Biliyorum ki bugün de harika bir gün olacak. Çünkü ben bunu hakediyordum! Senin kadar hem de! Şu an düşünür müsün lütfen, sen neyi hakediyorsun…?

İyi şeyleri hayatına davet etmeye yüzü olacak insanın!

Sana diyeyim, eğer birilerinin kalbini kırarak uyuduysan, bu harfler sana şifa olmayabilir… Çünkü birileri senin yüzünden sürekli üzülürken, İnan bu enerji senin yakana mutlaka gelir yapışır. Hani “Alma mazlumun ahını, çıkar aheste aheste” demişler ya güzeller güzeli atalarımız, çok doğru. Mazlum, haksız yere bir şeyler yaşayan ruhtur. Yani illa cebine göre olmunmaz mazlum. Ruhunu mazlum etmeyeceksin sen kimsenin. Kendine bunu yapmayacaksın asla. Çünkü unutma, incittiğin kadar incinirsin mutlaka. İncittiğinden bulmasan, Halikten gelir siparişin illa! Yani iyilik yapıyorsun Halik biliyor da kötülük yapınca bilmiyor mu sanıyorsun???! Sanma!

Bu sabah senin de sabahın olabilir!

Kalp kıran, azıcık kötüye kararmış biri olabilirsin güzel can…. Belki de simsiyah olmuşsun çoktan… Sen de bu sabah bir aydınlık bul kendine. Kim şekillendirdi seni, neden böyle oldun kısımlarını at bir kenara. İnan hayat sana yapılanlar yüzünden kötüleşecek kadar uzun değil… Sen zararın tam da bu anından dön, şifalan…. İyilik en güzel ve en güçlü şifadır. Kalp kırmaya yaşayacağına, kazanmaya yaşa. Sevilirsin, seversin ve şu dünya olur sana cennet. Seni bozacak her çürüğü de at sepetinden! İyileşen iyileşsin, iyileşmek istemeyen de kendi kaderine gitsin. Sen yaşa! Sen yaşat!

Bugün hepimiz deli gibi gülümsüyoruz o zaman! Haaaydi!:)

Martılar bir süredir açlıklarının çığluklarındalar. Çok güzel saatleri günün. Bereketlerin dağıldığı saatler. Aç pencereni, “Buyrun bereketler içeri, çıkın kötülükler dışarı” de. Canım Annem sabahın erken saatlerinde uyanırdı… Tazecik havayı buyur ederdi evimize… Ev tazelenirdi Annemin yaşam enerjisi ve güzel dualarıyla. Sabahın bereketi dolardı sıcacık yuvamıza… Çay kokusuna uyanırdık sabahları… Müziğin sesi, uyanmamız gereken saatler yükselirdi:) Ne güzel sabahlara uyanırdık, en güzelimizin sevgisiyle… Canım Annem… Öyle güzel dokunurdu ki anlara, şimdi bu dokunuşu hepimize yetiyor değil mi..? Ruhun şad olsun güzelleri güzeli Annem, tüm cennettekilerde birlikte….

Artık kahvaltıya doğrulalım bakalım:)

Güzel bir Çarşmba bizim! Bunu hakediyoruz! Eğer hakettiğimiz konusunda şüpheliysek de bu koşma bir çeki düzen veriyoruz:) Ama dolunda kalmıyoruz hayatın! Bütünden ayrılmıyoruz! Birlikte sıcacığız! Birlikte güçlüyüz biz! Eksiklerimizi birlikte tamamlıyoruz! Ben seninleyim. Bunu çok hisset olur mu? Hadi bakalım. İyiliklerle, güzelliklerle başlasın günümüz!

Bugün sokak hayvanları için bir şeyler yap!

Pencerenden turlar sokağa bir kaç lokma. İnan kuşu bulur, kedisi bulur o nimetleri. Bu soğuk havalarda hayvanlar aç kalmasınlar. Soğukta birilerini görürseniz hemen Beyaz Masa’yı arayıp bildir lütfen. 153 numarası. Onlar seni yönlendireceklerdir. Bugün iyilik adına elimizden ne gelirse işte, yapalım olur mu? Ve Halik mucizelerini serpiştirsin tüm adımlarımıza, nefeslerinize….

Ben çok sağlıklıyım!

Ben çok mutluyum!

Ben çok zenginim?

Ben çok şanslıyım!

Ben çok başarılıyım!

Ben çok güçlüyüm!

Affettim kendimi ve herkesi!

Çok seviyorum kendimi ve tüm insanları, tüm evreni!

Geçmişi sevgiyle gönderiyorum! Geleceğe gülümsüyorum! Ben andayım ve anda var olan tüm mucizeleri seçiyorum!

Hayat bana kolaylıklarla, neşe ve ihtişamla gelir!

Ooohhhh!:) Çooooook gülümse! Zıpla yerinde! Kalk! Bir şeyler yap! Sarıl kendine… Sarıl yaşamaya… Şu pandemi geçer geçmez öyle güzel toplanacağız, öyle güzel sohbetler yapacağız ki il il güzel canlar… Güşümse o günlere şimdiden olur mu..?;)

Haydi bakalım:) Kahvede buluşalım:)

Sevgilerimle…..

“Sabahlık Niyetçi Geldiiiii:)” için 10 cevap

  1. Kovitsiz zamanlara uyumlanmis olduk böylece… Ve bu yazi ile beraber de uyanmiş olduk ne güzel… yüreğinize ve ordan akan kelimelerinize sağlik.

    Liked by 1 kişi

    • Çok teşekkürler sevgili Bahar🙏🏻❤️ İyi niyetiniz ve güzel bakışınız daim olsun, evrene hep böyle güzel yansıyın dilerim🙏🏻🥰 Ne güzel harfler🙏🏻🎡 Sevgiler…❤️

      Beğen

  2. Şu virüs bir bitsin herşey normale dönsün
    Hatay’a künefe
    Antep’e baklava
    Çorum’a leblebi yemeye
    Rizey’e çay içmeye
    Sevgili Arzu sizede kahve içmeye demek geldi içimden 😊🤗bu samimi yazıyı okuyunca ☕

    Liked by 1 kişi

    • Başım üzerine ne demek🙏🏻🥰 Zaten pandemi geçince tüm güzel canlar toplanmayı diliyorum güzel bir günde, güzel bir yerde🙏🏻 Sevgilerimle…

      Beğen

  3. Bırak deli zannedsinler seni sen boşver gül. O kadar haklısın ki kimse için yaşanmamalı bu hayat kim ne der diye düşünülmemeli 🙂 🙂

    Liked by 1 kişi

Yorum bırakın