DÜŞ KAPANI

https://youtu.be/In_3aL4IHhU

Düş kapanı koruyordu geceyi

Gece sahip çıkıyordu yalnızlara

Hani kar gibi biraz da

Şehrin fakirliğini nasıl kapatıyordu o beyazlık

Karanlık da öyle acıtmıyordu insanın boşluklarını

Çöküyordu ıssızlığın üstüne koca bir silgi gibi

Mahallenin abisi gibi

Sadri Alışık gibi hatta

İnceden bir nara basıyordu

Bu imdatlı bir şarkı oluyordu

Bazen seni anlayan bir film

Kasede herhangi bir şey

İnsan içi içini yerken

Kendini garnitür falan ediyordu eziyetlere…

Karanlık çok işe yarıyordu

Mesela kimseler ağladığını

Görmüyordu…

Çarpık kentleşen şehirler gibi

Derme çatma hayalleri aydınlıkta

İnsan olanın başına yıkılıyordu

İnsan…

Üzülüyordu…

Yan masadan o susmayan sesler geliyordu çünkü

Hata yapmamış insanların tablolarıydı onlar

Hepsini sanki Abidin Dino resmediyordu

Nazım’ın ricasını kırmayan mutlu tablolar imzalıyordu ressam

Aydınlıklar içimi karartıyordu böyle böyle

Her başka doğru, benim canım hatalarımı üzüyordu…

Oysa gece seviyordu beni

Hayallerimi ve dünlerimi

Karanlıkta izmarit ışığı kokuyordu bazen tütün

Camın aralığında bir gece vakti

Çok aşık şair kız tüttürüyordu geceyi

Büyüyünce sigarayı Özgür içebilme hayali kuruyordu kendince

Ve her şeyi bir gün daha daha özgür yaşayacağının tadı

Damağında gülümsüyordu her gece

Gizliden sigara içmenin keyfini

Bir daha asla bulamayacağı yıllara yürüyordu

Zamanın ne de hızlı aktığını o vakitler hiç bilmiyordu

Sadece her şeyi seviyordu

Her şeyi sevemeyeceği günlerden önce…

Düş kapanı koruyordu geceyi

Sadece geceyi

Elinden başkası gelmiyordu…..

Yorum bırakın