Akşam üzeri. Edirne’den kargoyla gelen mısırlar tencereye atıldı. Abim sağolsun, elleriyle toplamış bir mısır tarlasından, kargoya vermiş. Mısırlar her türlü organik yani:) Tohumundan sapına kadar şifa hem bünyeye hem de ruha:) Tencere kocaman! Kapağı da bir yerlerde ama nerde!? Bir tencere kapağı en fazla ne kadar uzaklaşabilir ki(!)
Olması gereken çekmece şaşırtıcı ama boş! Düşün taşın bu kapak niye yok? Allahım bu bir işaret mi?;) Tencere yuvarlanmış ama kapağını bulamıyor:)) Yani adetten mi bu buluşamama(!) Derken ben yavaştan sinirleniyorum mutfakta! Yani bir an önce o kapağı bulsam, gidip salona ayaklarımı uzatacağım! Nedir kardeşim bu kapak, bana akşam akşam:)!?
Böyle duygular içerisinde aranıyorum. Derken tencereye bir baktırıyor beni anlık bir hareketlilik! Yaklaşıyorum tencereye. O da ne!!! Tencerede yaşam mücadelesi veren bir kooocaaaaman kurt! Vay be diyorum… Kurtun bile şanslısı… Yani öldürmeyen Allah öldürmüyor, kurtu bile… Ve ben bu hayat dersini beynimden neler neler geçerken alıyorum, bilemezsin… Buna da bir “ Vay beeeee!” diyorum…. Aklıma kapak nerede o an geliyor ama ben tabi bu yaşam mücadelesine saygı duymalıyım değil mi? Öncelikle hemen bir çatal alıyorum ve kurtu güvenli bir şekilde kaynamak üzere olan tencereden kurtarıyorum.
Hiç duydun mu bir kurtun sana, yaşamasına izin verdiğin için teşekkür edişini..? Hayatı tamamen senin ellerinde olan bir canlı… Elimde çatal, çatalda kurt… Balkona yaklaşıyorum. Ve kurtu silkeliyorum aşağıya. Bahçeye düşerken belki de korkuyor. Ama ait olduğu yerde bulduğunda kendini, bana teşekkür edişini, tekrar duyuyorum… Ruhumda….
Balkonda bakınıyorum hayata. Bir daha düşünüyorum. Mutfağa girerken Annemi düşünüyordum…. 4 Eylül’de ameliyat oluşunu falan… Ve sonrasını… Ve birden o tencereyi seçiyorum, o kapağı bulamıyorum. Çünkü o kurtu kurtarmam gerekiyor. Çünkü kafamdaki soruların sorunlar oluşturmasına bir son vermem gerekiyor, o anlık da olsa… Demek ki böyle diyorum… O kapağı bulsam hemen, zaten o kurt kaynayacak gidecek… Tesadüf diye bir şey belki de gerçekten yok? Aşk tesadüfleri son derece platonik sever yani:)))
Bu arada kapak nerde?:) Karpuzun üstünde, buzdolabının içinde:) Ne alaka? Evde daha fazla olduğum bu günlerde uydurukçuluğum pik yapmış halde. Karpuz normalde nasıl kesilir herkes bilir. Hani 1/4 hali, yarım ay gibidir şeklen:) Benim karpuzlar artık direksiyona benziyor:) Simit de diyebilirsin:) Bildiğin yuvarlak! Karpuzu dikey değil yatay kesiyorum. Sonra kabukları da tık tık alıyorum şöyle:) Oh mis:) Sonra da dilimliyorum, oldu bitti:) Aşırı pratik gerçekten, tavsiye ederim beyler bayanlar:)
Kalan karpuz muhteşem oluyor. O kalan yarım karpuz üstüne streç kapat, bir de tencere kapağı koy. Al sana asla hava almayan, tadı değişmeyen karpuz! İcatlar dünyamdan sizlere tavsiye olunur:) Gidiyorum buzdolabına ve alıyorum tencerenin kapağını gülümseyerek. Artık o kapağı bulmadan önceden daha bilgeyim… Farkında olmak, seni daha derin hale getiriyor. Derinlerden çıkardığın anlamlar, lezzetlendiriyor saatten akan dakikaları. Bu lezzette ilerliyorum tencereye ve bakınıyorum başla kurt var mı S.O.S veren diye:) Yok. Kapadım kapağı kapatıyorum.
Hayatta olacak olanla ölecek olana çare yok. Bunu bu anlamlı günlerde bir daha anlamış oldum. Trakya’dan Marmara’ya gelmiş turist kurt acaba ne yapacak bundan sonra? Herşeyin ne kadar da planlı olduğunun idrakına varınca, korkmuyorsun kurt ne yapacak diye… Korkmuyorsun ne olacak hayat diye. Endişe seviyen düşüyor. Sakinleşiyorsun su gibi aziz olabildiğince…
Kalıba sığacaksın ey İnsan! Hayat sana ne getiriyorsa, derinden anlamak olacak amacın. Yargılamak değil! Bil ki o kalıba sığdığın kadar ferahlayacaksın. Değiştiremediklerinle yanmak yerine, değişmekle aydınlığa çıkacaksın. Ellerinde kürekler, gücün gidecek belki bazan, çok yorulacaksın… Ama aslında güçlendirecek seni güçlükler. Bir sonraya her güçlü oluşunda, anlayacaksın hep daha güçlü olabildiğini. Ayaklarının üstünde durabilmek böyle bir şey işte. Ayakta duracaksın! Yaslanmadan birine!
Bu günün çıkarımı bende bu:)
Edirne’ye de selam olsun…..
Herkese de iyi akşamlar…:)
Çok keyifli hikaye. Başlık ayrıca uyumlu ve yaratıcı:)
BeğenLiked by 1 kişi
Çok teşekkür ediyorum:)🙏🏻
BeğenLiked by 1 kişi
🙏🏻 Çok teşekkür ediyorum🙏🏻:)
BeğenLiked by 1 kişi
Çok ilginç bir hikaye.. 😊
BeğenLiked by 1 kişi
Teşekkürler🙏🏻
BeğenBeğen
Yaşama saygı🙏, yazıyı keyifle okudum. Şu an evdeki karıncaları tahliye çalışmamı anımsattı, yazın bitişi umarım çözüm olur.
BeğenLiked by 1 kişi
Ne alâ🙏🏻 Keyfiniz daim olsun dilerim. Karıncalar için tebeşir tozu iyi çözüm diyorlar. Tebeşir tozu gelebilecekleri yerlere dökülüyormuş?
BeğenLiked by 1 kişi
Öneri için teşekkür ederim, ilk fırsatta deneyeyim🙏
BeğenLiked by 1 kişi
Rica ederim. Dilerim işe yarasın🙏🏻
BeğenLiked by 1 kişi
Tıpkı ben. Kim bilir kaç canlının, seve, konuşa kurtuluşuna vesile oldum. Biliyorum ki onlar Yaradan a yakardı O da bu misyonun benim üstlenmemi takdir etti. Sonra ki huzur paha biçilemez. Bu arada karpuz kesme yönteminizi deneyeceğim tebessüm ederek 🙂
BeğenLiked by 1 kişi
🙏🏻eminin o güzel yüreğinizle farkında olduğunuz ve olmadığınız pek çok varlığa güzellikler armağan ediyorsunuz. Bunu biliyorum🙏🏻 Ne alâ🙏🏻
Karpuz gülümsemeden kesilir mi ki zati:) 👍🏻 Sevgiler…:)
BeğenBeğen